Barbar Conan Efsanesi
22.12.2013 12:27Ali Recan
Conan'ın Doğuşu
"Şunu bilin ki Prensim, kabaran okyanusların Atlantis'i ve onun görkemli kentlerini yutmasından hemen sonra, Dünya'da o güne değin görülmemiş bir çağ başlamıştı. Aryas'ın oğullarının doğduğu bu çağda, Dünya üzerindeki imparatorluklar ve uygarlıklar, gökteki yıldızların mavi pınltılan kadar dağınık fakat belirgindi, işte bu sıralarda Kimmcryalı Canan geldi. Çelik bilekli elinden kılıcını hiç bırakmayan bu kara saçlı, şahin gözlü yiğit, tüm imparatorlukları sandallı ayağının altında çiğnemek istiyordu." Yazar Robert Ervin Howard, kahramanı Conan'm tanıtımına böyle başlıyordu.
Gizemli kılıç ve büyü romanlarının yaratıcısı Robert E. Howard, 22 Ocak 1906'da Te-xas'in Peaster kentinde doğdu. Çocukluk yıllarında obur bir okuyucuydu ve tarihi konular onu büyülüyordu. Geçen yıllar boyunca bu alanda derin bir kültür edindi. Gençliğinde türlü işlerde çalışan Howard, avukat katipliği, ucuz kartpostal ozanlığı, gazete yazarlığı yapıl. Kuşkusuz bu işleri yaparken, gerçek arayışını sürdürüyordu. 18 yaşma geldiğinde, inanılmaz bir verimlilikle tarihi roman çalışmalarına başladı. İlk öyküsünü, efsanevi dergi "Weird Tales"e sattı. Bugünün eli kılıçlı, seri ama dürüst barbar kahramanlarının büyüleyici öyküleriyle, okuyucular ilk kez o yıllarda tanıştılar. Bu kahramanların en tanınmışları, 1929'da yaratılan Valusia'nm efsanevi Barbar Kralı Kul! 1932'de yaratılan Kimmcryalı. Barbar Conan'dı. Ho-ward'in kahramanları günümüzden yirmi bin yıl önce yaşıyorlardı. Yazının icadının 5000 yıl önceye uzandığını anımsarsak, Howard, kahramanlarını bilinen tüm tarihi zamanlardan, hatta Tufan'dan önce yaşatıyordu. Bu İse, Howard'a tarihi gerçeklerin sınırlarına hapsolmamak ve düş gücünü özgürce kullanmak olanağı sağlıyordu.
Howard böylece, okuyanlarda dramatik etki yapan, şiirsel Öğelerle süslü, başarılı bir tarihi roman yazarı oldu. Verimliliği diğer yazarları kıskandıracak düzeydeydi. Yazdığı Barbar Conan öyküleri, "Weird Tales"de yayınladıktan sonra. "Fatih Conan" (Conan the Conqueror) adlı bir kitapta toplandı.
Texas'in Cross Plains kentinde ailesiyle birlikte yaşayan Howard, bu kentin en lanın-mış kişisi olmuştu ve kazancı, yerel bankanın kazancından daha büyüktü. Son öyküsünü de ilki gibi Weird Tales'e sattı. Robert Erwin Howard, annesinin de öldüğü 11 Haziran 1936 günü, girdiği bir bunalım sonucu tabancasını başına dayadı ve intihar ederek yaşamına son verdi. 30 yaşındaki trajik ölümünden hemen sonra yazı makinesine takılı kâğıtta şu son sözleri bulundu:
Her şey olup bitti, Ölüleri yakacak odunların üstüne yatımı beni,
Ziyafet sona erdi, söndürün kandilleri...
Howard ölümünden sonra, döneminin diğer unutulmuş yazarları arasından sıyrıldı çünkü çalışmaları Ölümsüzdü. Çalışmalarının bazıları, Gnome Books yayınevi tarafından yeniden yayınlandı. GO'h yıllarda Conan'm öyküleri, geniş dağıtım olanağına sahip süreli yayınlarda yeraldılar. L.Sraque de Camp vc Lin Carter, bu öyküleri derleyip yayına hazırladılar.
Çizgi Romana Uyarlama 1970 yılında, Marvel Comics, Robert E. Howard tiplerini çizgi romana dönüştürmek üzere yayın haklarını satın aldı ve Howard'in çalışmaları, böylece gerçek başarı ve ün yoluna adım atmış oldular.
Marvel Comics'in yöneticilerinden ve yazarlarından Roy Thomas, dış konu vc fikirlerin Marvel dizilerine uyarlanmasıyla görevliydi. Bu alanda kesin yöntemler geliştiren Roy Thomas, Robert E. Howard'in Barbar Conan tipine hayrım kalmıştı. Bu tipi çizgi romana
uyarladı ve 70'li yılların cn tutulan, bugün bile zirvedeki yerini koruyan, sinemaya da aktarılan çizgi roman kahramanı yaratılmış oldu. O günleri Roy Thomas şöyle anlatıyor:
"En başında, şef editör Stan Lee ve Co-nan'ın hem yardımcı editörü hem de senaristi olan bendeniz, Connn'ı kimin çizmesi gerektiğini düşünüyorduk. John Buscema favorimizdi.
0 zamanlar, Büyük John, bu alandaki en iyi çizerlerden, hatta bir avuç dolusu iyi çizerden biriydi. Jack Kirby'nin yönetimini örnek alarak yarattığı dinanizm, anatomi ve perspektif bilgisi, o zamanki çoğu çizerin üstündeydi. The Avengers, Sub Mariner ve 60'lı yılların erdem örneği Silver Surfer, hem hayranlarının hem de profesyonellerin bile başını döndürüyordu. John, Conan'a biraz yabancıydı ve bu yüzden ona bazı çizimler gösterdik. Bize, bu işi sevdiğini, hatta yaşamı boyunca beklediği iş olduğunu söylediğinde çok sevindik. Aniden önümüze bir engel çıktığında ben, çoktan Conan'm birinci sayısı üstünde çalışmaya başlamıştım bile. John, doğal olarak Marvel'in en fazla kazanan on çizerinden biriydi ve aynı zamanda Robert E. Howard mirasçılarına, çizere orantılı bir telif ücreti ödemek durumundaydık. Tam bu sırada yayımcı Martin Goodman, aynı ölçüde telif ücreti ödemek için ucuz bir çizer bulmamızı söyledi. Stan ve ben çok üzülmüştük, John gerçekten çok iyiydi ve ödenen para aslında azdı.
Fakat yayıncımızın sözleri yasa olduğundan John'a durumu bildirdik ve yeni birini aramaya başladık. Birçok yetenekli çizer vardı ama ben Conan'ı alışılmışın dışında bir çizgi roman olarak tasarladığımdan, hiçbirinin uygun olmadığını düşünüyordum. Bu sırada Stan, önerdiği her çizer adayına burun kıvırmamdan sıkılmaya başlamıştı. Stan ve ben sonunda görüş birliğine vardığımız bir çizer bulduk: Gil Kane.
Gil, zaten çizgi roman işinde çok uzun zamandır bulunan güvenilir bir kişi ve arkadaşı-mızdı. Aynı zamanda benden çok daha önce Conan' çizgi roman yapmayı önermiş ve 60'lı yıllarda Conan'm kitap resimlerinin çizimini yapmıştı. Bu İşi de yapıimışlarm en iyisi olarak, yapmış ve haklı bir ün kazanmıştı.
Marvel okurlarının, yazdıkları mektuplarda, Conan çizgi romanı istedikleri sıralarda, Gil bana gizli bir lider gibi görünmüştü ve Howard'dan sonra Conan hakkında en çok bilgi sahibi olan kişi belki de oydu. Conan ın 1950'ierde Gnome Press tarafından yayınlanan roman koleksiyonunun tümünü de bir tek onda bulmuştum. Evet, Gil Kane gerçekten iyi bir seçimdi..."
Marvel'in patronu, yeni ve tutup tutmayacağı önceden belli olmayan bir dizi için John Buscema'nın ücretini bulmuştu. Böylece Gil Kane, Conan çizimlerine başladı. Üzerinde durulan ve Conan'ı çizmeye başlayan bir başka çizer de Barry Windsor Smith idi. Sonunda, Barry'nin çizimleriyle yayma başlanılmasına karar verildi. Kane'in çizdiği "Bal Sagoth'un Tanrıları" adlı öykü, daha sonra 17. ve 18. sayılarda yayınlanacaktı.
Conan, Marvel için yeni bir tarz ve riskli bir projeydi. Alışılmış Marvel dizilerine benzemiyordu, ilk kez bir çizgi roman kahramanı, hem insanlarla hem de karanlık güçlerle savaşacaktı. 1 Ekim 1970'de yayınlanan ilk sayı, başarılı bir reklam kampanyasıyla tanıtıldı. "Barbar Conan bu ay çıkıyor, onunla mutlaka tanışın!" "Conan'ın Gelişi" adım taşıyan ilk sayı hemen tükendiğinden, ikinci sayı "Hayvan Adam'm ini" daha yüksek tirajda basıldı. Ne var ki, ikinci sayı, ilk sayının başarısına ulaşamadı.
Roy Thomas, bu durumu, öykünün okuyucuların beklediği doğrultuda olmamasına baladı, ikinci sayının satış sonuçları geldiğinde üçüncü sayı "Aksi Gri Tann'nın Alaca Karanlığında" piyasaya sürülmeye hazır durumdaydı ve bir değişiklik yapmak için çok geçti. Roy Thomas 4. sayıda Howard'm en güzel Conan öykülerinden "Fil Kulesi"ni devreye soktu ve bu sayı beğeniyle karşılandı. Bu arada ilk sayıdaki çizimlerden memnun kalmadığını söyleyerek, Barry'ye sayfalan tekrar tekrar çizdiriyordu. Öykü ve çizimler arasında bazı tutarsızlıklar vardı. Barry, Jack Kirby'nin etkisinden kurtuluncaya dek, onu tekniği doğrultusunda çizmeyi sürdürdü ve daha sonra kendine özgü anlatımını geliştirdi. Böylece Conar. yavaş yavaş gerçek kişiliğim kazanmaya başlar
6. sayıdaki Şadizar'ın "Seylan Kanatlan" gerçeklen çok ilginçti. Conan, "üçkâğıtçı" bir kadın olan Jenna tarafından çölün ortasında terkeddiyordu. Daha sonra, birçok serüvende Conan'a eşlik eden Jenna, Red Sonya tipinin doğmasında etkili olmuştur.
Roy Thomas, yeni senaryoları yazarken, Conan'a bazı yeni özellikler getirmeye başladı. Bundan sonra Conan yalnızca savaştığı sürece değil, hem düşünüp hem savaştığı sürece yaşayabilecek ve aptal bir barbar olmadığını kanıtlayacaktı.) Çevresindeki olaylara daha duyarlı bir barbar, kuşkusuz daha kalıcı serüvenler yaşayacaktı. Conan'm bu yeni kişiliği, 16. sayıdaki Donmuş Devin Kızı adlı macerada karşımıza çıktı.
Önceleri Hırsızlık dönemi maceralarını izlediğimiz Conan'ı, 19. sayıdaki Denil Şahinleri adlı macerada bir paralı asker olarak görüyoruz. Conan 18. sayının sonunda, bir Turan savaş gemisi tarafından denizden kurtarıldıktan sonra, kendisini Hirkanya savaşlarının içinde buluyor. Uzun ve Özgün bir öykü olan Hirkanya Savaşları, Homeros destanlarına eşdeğerdeydi ve Roy ile Barry'nin titiz çalışmalarında zirveyi oluşturuyordu. Homeros destanlarmdaki Truva kentinin karşılığı bu öyküde Makkalel kendi idi. Red Sonya ile dc ilk kez, Makkalct kentinde Hİrkanyalı bir paralı asker olarak tanıştık.
Conan 24. sayıya geldiğinde Barry Windsor Smith, Marvcl'den ayrıldı. Dizi tutmuş ve para kazanmaya başlamıştı. Arlık büyük usta John Buscema'mn ücreti karşılanabilirdi. John Buscema, 25. sayıdaki "Kharam Ak-kad'ın Aynaları" ile Conan'a görkemli bir giriş
yaptı. Olaylardan çok, hareketleri birer odak noktası olarak belirleyen John Buscema, bir dizinin tutulmasında ressamın önemini kanıtladı. Bu dizinin inanılmaz savaş sahneleri, çizgi roman severlerin gözünden kaçmadı ve Conan en çok satan dizi zirvesine Buscema zamanında tırmandı.
Hirkanya savaşlarından sonra, Roy Thomas okurlara daha değişik öykülerle seslenmeye karar verdi ve 29. sayıda Conan, Turan
ordusunda Kral Yıldız ile Prens Yczdi-gerd'm muhafızı olarak karşımıza çıktı. Conan dizisinin bir dönüm noktası da 58. sayı oldu. Conan, Kara Kıyıların Korsan Kraliçesi Belit ile ta-nışlı vc onunla birlikle denizlere açıldı. Conan'm en uzun ve aşk dolu macera dizisi. 100. sayıda Be-lU'm trajik ölümüyle sona erdi.
Aylık renkli olarak yayınlanan ana dizi "Conan the Barbarian"! 58. sayıya geldiğinde, daha büyük boy, siyah-beyaz "The Savage Sword Of Conan" dizisinin yayını başladj. "Conan The Barbarian" dizisi 275. sayıda sona erdi vc bu dizideki maceralar "The Savage S-word Of Conan" dizisinin 218. sayısından başlayarak bu yayının içinde sürdü. Böylece iki Conan dizisi birleşik olarak yayınlanmaya haşladılar. Conan'm krallık günlerindeki maceraları "King Conan", gençlik maceraları ise "Conan The Adventurer" dizilerinde yayınlandı.
Conan'ın Yaşamı
Okuyucular, Conan'm serüvenlerini öylesine henimseyip ciddiye aldılar ki, Conan'm olası yaşam öyküsü bile yazıldı, işte özede Conan'm yaşamı:Conan kuzeyin buzlu Kimmerya dağların-da, babası ve arkadaşlarının Vanaheimli istilacıları püskürttükleri bir savaş alanında doğdu. Tüm Kimmeryah genç erkekler gibi doğuştan savaşçı olarak eğitildi. On beş yaşında, Kimmerya'mn ıssız topraklarında avlanırken Ayı Rahibesi Urusîa tarafından baştan çıkarıldı. On beş yaşındayken bile 1.95 m. boyunda 82 kilo ağırlığındaydı. Daha bu yaşında Vena-rium savaşına katıldı, Kimmeryahlarm en Önünde, kazıktan duvarları ilk aşan o oldu. Artık oymağının kahramanıydı.
Daha sonra Vana-1 heim içlerine akın; yapan bir Aseir çel sine katıldı. Bruth im'in kuyruksuz! maymun adamlarına! karşı, insanların başkaldırısına önderlik etti. Sonra Vanirli köle tüccarlarının eli- \ ne geçti. O zamanın gladyatörlüğü olan % "Çukur Dövüşçüsü -olarak kullanıldı.: Kaçmayı başardı ve-Hiborya dünyasını dolaşmaya başladı. On sekiz yaşında Za-mora'yı gezdi. Burada Arenjun'daki Fil Kulcsi'ne tırmandı. Yaşamını hırsızlıkla kazafljjJftl?, /W£>' yfjfö/-r.az fahişe Jenna ile tanıştı.
Hirkanya savaşlarına paralı asker olarak katıldığında, Hirkanyalı dişi paralı asker Red Sonya ile karşılaştı. Hirkanya savaşlarından sonra Turan Kralının muhafızlığını yaparken özel bir görevle Khitai'ye gönderildi. Dönüşünde Turan ordusundan ayrıldı ve yeniden Red Sonya'ya rastladı. Sonya tarafından terke-dildikten sonra doğup büyüdüğü Kimmerya'ya kısa bir gezi yaptı. Canı sıkılınca yeniden güneye indi ve Komutan Murilo'nun kızıl birliklerine paralı asker olarak katıldı, Mun/o'daıı kılıç kullanma sanatının inceliklerini öğrendi.
Argos'ta başı yasalarla derde girince kaçtı ve Kara Kıyıların Korsan Kraliçesi Belit'in gemisiyle güney denizlerine açıldı. Belit ile, yaşamının en büyük aşklarından birini yaşadı. Kara kıyılarda, aslan anlamına gelen "amra" adıyla ün saldı. Bdif'ın ölümünden sonra kederler içinde yalnız kaldı ve Kara Kıyılardaki kabile savaşlarına katıldı. Başka yerlerde de kılıcını sattı. Koth'da savaştı, vahşi Kozaklarla dolaştı ve onların "Savaş Ataman"ı oldu.
Kimmerya'y3 yeni-den kısa bir gezi ve Vilayet denizindeki korsanlık macerala-nndan sonra Kha-
uran Kraliçesi Tara-mis'in hizmetine girdi. Kraliçeye bağlılığı nedeniyle işkence gördü ve çarmıha gerildi. Yasadışı Zu-agir'ler tarafından kurtarıldı ve onların lideri oldu. Zuagir çetelerinden ayrıldık-¿1 tan sonra, Zambu-la'yı görmeye gitti. Turan'a karşı Kozak-ara katıldı. Kozaklar savaşı yitirince Conan lranistan'a kaçtı. Koth, Argos, Stigya ve Tombalku'da paralı askerlik yaptı, kılıcını kiraladı.
&Sârg&¥ fmanân arasında geçen kısa bir dönemden sonra, Kızıl Kardeşlikten dişi korsan Valeria ile büyülü kent Xuclıoll'da tüyler ürpertici bir serüven yaşadı. Valeria'dm ayrıldıktan sonra Kimmerya'yı bir kez daha ziyaret etti. Yeniden güneye indiğinde Akilonya ordusunda paralı asker olarak vahşi Piktlere karşı savaştı. Bu savaşlardaki başarılan sonucu Akulonya ordusunda general oldu. Conan'ın General olarak başarılan vt ününün artması Akilonya'nın deli kral; .W medides'in kıskançlığını çekti. Conan'ı -na çağırdı, ilaçlı şarapla uyutup, jdsja üzere Demkir Kule'yc kapattı.
Ama kont Trocro ve Komutan Prospcro, onun kaçmasını sağladılar. Conan, Pikt topraklanna giderek efsanevi Trancios'un Hazinesi'ııi buldu. Akilonya Krallığının ileri gelenleri olan Troccro, Prospcro ve Publius, Conan'ı deli Kral Numedidcs't karşı düzenlenecek bir ayaklanmaya önderlik etmeye ikna eltiler. Uzun bir uğraşın sonunda, Conan m ordusu, Numedi-des'm ordusunu Alimane savaşlarında yendi. General Conan. Numedide.s'i öldürdü ve kılıcıyla aldığı krallık tacını başına taktı.
Akilonya Kralı Conan, kendisini devirmek için düzenlenen üç komployu da allattı. Bu komplolardan birinde kendisini zindandan kurtaran Nemedyalı köle kız Zcnobia ile evlendi. Kral Conan ve Kraliçe Ze-nobia, birçok büyülü ve politik fırtına ile savaşmak zorunda kaldılar fakat her şeye rağmen Conan tahtını korudu. Prens Conan, Prenses Radegund ve Prens Taurus adlı üç çocukları oldu. Kral Conan, ezeli rakibi büyücü Toth-Amon ile son ve büyük bir savaşa girip onu öldürdü.
Kraliçe Zenobia, dördüncü çocuklarını doğururken öldü. Birkaç yıl sonra Conan, uzak hatıdan gelen gizemli bir çağrıya uyarak, 70 yaşında tahtını terketti. Batı Okyanusuna, büyük olasılıkla son yolculuğunu yapmaya gitti. Batıdaki Mayapan anakarasına ulaştı. Ölümü hakkında bir bilgi yok.
Prens Conan, babasının hükümdarlığını devralarak, Akilonya Kralı II Conan olarak tahta çıktı.
Türkiye'de Conan
1978'de Alfa Yayınlarını kurduktan sonra Yüzbaşı Volkan, Kaptan Venüs, Keloğlan gibi yerli çizgi roman dergileri yayınlarken, bir yandan da yayınlayabilecek yabancı çizgi romanlar arıyordum. 1980 başlarında. Kesim Ajans'daki örnekleri karıştırırken Conan'm bazı sayılarına rastladım. Amerika'daki ilk sayısı 1 Ekim 1970'de yayin-| ianan Conan, İtalyan çizgi romanlarına alışkın bizim yayıncıların gözünden kaçmış. Hemen Conan'm Türki-Ü ye telif haklarını satın alarak, 20 Haziran 1980'de 15 lira fiyatla vc 36 sayfalık İlk haftalık Conan dergisini ya-yinladım. Böylece Conan, | Amerika'dan on yıl sonra [Türkiye'de de yayına başladı.
Conan dergisinde, diğer çizgi roman dergilerinde görülmeyen yenilikler yaptık. Okuyucularla sıkı bir diyalog kurduk. "Posta Kutusu" sayfasında okuyucu mektuplarını yanıtladık, "Sizin gönderdikleriniz" sayfasında okuyucu çizgilerini yayınladık. Bu okuyucular arasından çıkan genç yetenekleri Alfa Yayınlarına çağırarak, yerli çizgi romanlarımızın üretiminde görevlendirdik. Posta Çeki siparişi sistemiyle okuyucuların eski sayıları kolayca alabilmelerini sağladık ve Amerika'daki çizgi roman koleksiyonculuğu bilincinin Türkiye'de gelişmesini sağlamayı hedefledik. Bu çalışmalara Conan'm kalitesi de eklenince, Conan, uzun yıllar Türkiye'nin en çok satan çizgi romanı olarak yayınını sürdürdü.
İlk haftalık dizi 66 sayı sürdü. Bu dizinin iadeleri ikişer ikişer birleştirilerek 15 günlük albümler olarak yayınlandı. Bunların da tükenmesi üzerine, aynı maceralar 96 sayfalık "Tam Maceralı Özel Dizi" adıyla yeniden basıldı.
22 Ekim 1982'de büyük boy 16 sayfadan oluşan yeni bir haftalık, Conan dizisinin yayınına başladık. "Savage Svvord Of Conan" dizisindeki maceraları veren bu haftalık dizimiz, aylık olarak yayın yapan Amerika ile arayı kapatınca 86. sayıda durduk ve 22 Haziran 1984'te yeniden 1. sayıdan başlayarak "Conan The Barbarian" dizisini orijinal boyutlarında yayınlamaya başladık. Bu yeni haftalık dizide, bizim 1. sayımız, orijinal dizideki ünlü 58. sayı idi ve Conan'm Conan ile geçen maceraları başlamıştı.
Haftalık dergi 20 sayfa olarak yayınlandığından pek çok okuyucu bunun bir solukta bittiğinde yakınıyor ve daha çok Conan okumak istiyordu. Bu arada Amerika'da "King Conan" dizisinin yayını başlamış ve epeyce stok birikmişti. 9 Kasım 1984'te yayınlanan 21. sayıda, Kral Conan'm maceralarını da katarak dergiyi 100 sayfaya çıkardık ve 15 günlük olarak yayınlamaya başladık.
Bu arada, Conan'ı yeni okumaya başlayanlar için, eski maceraları da Conan Koleksiyon Dizisi'nde yeniden basıyorduk. Bazen haftalık, bazen 15 günlük olarak yayınladığımız bu dizi 1984-1995 yılları arasında üç tur yayınlandı. Bu dizinin iadelerini dörder dörder birleştirerek, Conan'm en kalın ve en ekonomik dizisi olan "Altın Scri"yi oluşturduk.
1990'a gelindiğinde Amerika ile 10 yıllık yayın farkını kapatmış, "Conan The Barbari-an", "Savagc Sword Of Conan" ve "King Conan" dizilerinin tümünü yayınlamıştık. Artık Conan'ı aynı bollukta yayınlama olanağımız kalmamıştı.
144. sayıdan sonra Conan'ı, Amerika'dakİ gibi aylık olarak yayınlamaya başladık. Bu yayın Ocak 1995'te yayınlanan 204. sayıya dek sürdü.
Geçen zamanda, Amerika'da yayınlanan ConanTarla yeni bir stok birikti ve halen yeni bir haftalık Conan dizisine başlamak için hazırlıklarımı sürdürüyorum.
Barbar Conan efsanesini anlatan bu yazıyı, Lin Carter'dan uyarladığım dizelerle bitirmek istiyorum:
BARBAR CONAN
Yol uzun ve zorluydu
Gökyüzü soğuk ve gri
Beyaz Ay, donmuş ölü bir parça gibi
Bulanık, solgun şafakta
Hırsız ve Fahişe, Kral ve Asker
Savaşçı, Büyücü, Sahtekâr ve Ozan
Bu yolda benimle geldiler
Rüzgar, bilenmiş bir bıçak gibi keskindi
Islak, tuzlu denizlerden eserken
Kuru, siyah, iskelet gibi ağaçlar
Fırtınada, hayalete benzerlerdi.
Yaşam, köpüklü bir şarap benim için
Yağma, şehvet ve savaşımdan oluşan
Ve ben bu şarabı en keskin tortusuna dek içtim.
Ben, vahşi kuzey topraklarından
Görkem ve büyü ülkelerine gelen savaşçıyım
Çelik, kan ve ateşle kazandım
İnsanoğlunun kazanabileceği her şeyi
Oynadığım kumarda
Şeytanı kendi oyununda yendim
Görkem, onur, pırıltılı ün
Ve ölümün gülen kafa t asıyla alay ettim
Dövüşüp, öldürülecek düşmanlar vardı
Sevilip, güvenilecek arkadaşlar
Şehvetle öpülecek dudaklar
Ete geçirilip fırlatılacak zenginlikler
Karanlık geceleri şenlendirecek şarkılar
Sabahlara dek içilecek şarap
Sonunda geçmişe gömülüp
Yitirilecekse ne çıkar?
Ben tüm zenginliklerden payımı aldım
Kazanmak gibi yitirmeyi dc tattım
Yaşamda varolanların en iyilerine alıştım
Mezar derin ve hava soğuk
Dünya kokuşmuş küflü beyinle dolu
Ve ben tüm değerlerinize başkalâınrken
Boş inançlarınıza gülüyorum.
Dünyanın karanlık, kavrulmuş yüzeyinde
Eğri yolumuz zorlu topraklardan geçiyor
Fakat biz mutlu, neşeli savaşçılarız
Daha kolay yollan istemeyiz
Düzenbaz ve nefret verici yaşamın yazgısı
Sağ elimde kılıcımla çizilir
Ve ölüm benim arkamdan gelir.
Ben bu tozlu, sert, uzun yollarda kumdum
Ben artık yaşlı ve güçsüzüm
Oysa ölüm tüm zamanlar boyunca güçlü
Fakat bedenler ölümü tatmak üzere doğdu
Yaşamı korkmadan ve cesaretle karşıladım
Ölüm yaklaşırken kaçmalı mıyım?
Yaşam, ölümle benim, yorucu yıllar boyunca
Oynadığımız bir oyundu.
Selam savaşçı yiğit dostlarım
Köleler, silahşörler ve oynak genç kızlar
Ayrıldığım yolda gözüm kalmadı
Burada son bulur o yol
Azrail'in kucağında.
Selam Tanrılar!
Boş bir gökyüzünün altında
Yanınızda neşeyle yürüyeceğim.
Günahkar ruhların nasıl kıvranıp inlediğim
Şişko, kurnaz papazlardan dinledim
Yalnız altın için alıp, sattıkları o cennette
Benim gibi acımasız bir barbarın yeri var mı?
Rahipler ve kutsal kitaplarıyla birlikte
Alevlere dalacağım
Cehennemin kızıl boğazından aşağıya yürüyecek Ve şeytanın tahtına oynayacağım.